16 Şubat 2017 Perşembe

Kapak sözler

kapak sözler

Ben en azından katilimi tanıyorum. Fakat sen bir gün sevilmediğin bir yürekte, Kim vurduya gideceksin…

Ben Hep Gitmişimdir,
Kiminin ”HOŞUNA”
Kiminin ”ZORUNA”..

Kızlar erkeklerin “gelirlerine” Erkekler kızların “giderlerine” baktığı sürece, biri gelir biri gider.

İstersem çare , istemezsem bahane bulurum . Sen rahat ol … !

Boşuna kimseyi suçlamayın dostlarım! Kullanıcı hatası değil, bazılarının doğuştan defoludur yüreği.

Attığınız ya da atacaklarınız kazıkları saklıyorum, saklıyorum ki gün gelip bana döndüğünüzde sizi ağırlayacak yerim olsun.

Yanımda olması gerekenler zaten yanımda def olup gidenler kimin umrunda…

Gidiyor musun? Git! Soytarısı terk etti diye, kralın sarayı yıkılmaz.

Edebim el vermez edepsizlik edene. Susmak en güzel cevap, edebi elden gidene.

Çok talibim var diyenler; Sevinmeyin! Ucuz malın alıcısı çoktur.

Sahne senin devam et ama sira bana gelmesin dua et.

Sadece gülüşümü yakala, öfkem sana ağır gelir…

Sende haklısın…Adamlığın kadar konuş dedim diye bu susmalar…!

Hayat bana hiç yeşil ışık yakmadı sorun değil, ben zaten hiç kırmızıda durmadım.

İnsanlar da fotoğraf gibi; Ne kadar büyütürsen, o kadar düşüyor kalitesi..

Ya geç karşıma ortalığı sevginle inlet, ya da çekil kenara adam gibi nasıl sevilir seyret.

Ben kimseye beni sevsin diye soytarılık yapmam… Ya sever bildiği gibi, ya gider geldiği gibi.

Sen benim adımı bile anamazsın. Bırak dost kalmayı sen benim düşmanım bile olamazsın…

Kimseye kendimi tanıtmak gibi bi derdim, ne de kimsenin beni tanıması gibi bi lüksüm vardır.

YOK artık sana ait tek zerre bünyemde…Sen koca bir HİÇ oldun bende, ettiğin TeK cümle ile!!!

En güzel kapak sözler sitemizde yayınlanmaktadır.

Canımı yakacak kadar Cesareti Olanın, Sonuçlarına Katlanacak Kadar da Gücü Olmalı.

Dünya aleminin derdi ben olmuşum, demek ki zamanında iyi koymuşum.

Arkamdan konuşan insanlar, konuşmaya devam edin.Küçük insanlar konuşur, Büyük insanlar konuşulur…

Sana birazz adam oll diyecegim seni de zor durumda bırakmak istemiyorum…

Yanımızda olması gerekenler zaten yanımda, defolup gidenler kimin umrunda.

Uzak dur çek elini benden, senin gibi seviyesizleri çook geride bıraktım ben.

Piyangonun sana çıkmadığına çok şaşırdım halbuki bütün numaralar sendeydi.

Siz erkekler hepiniz aynısınız! diyen kızlara sesleniyorum; Siz düzgün olsaydınız da hepimizi tanımasaydınız.

Kırgınlığım lunaparkta unutulmuş bir çocuğun nefreti kadar, Sorun atlı karıncalar değil, Arkamdan dönüp duran dönme dolaplar.

Sevgimin kıymetini bilmeyeni yokluğumla terbiye ederim.

Etme sırtını duvardan başkaşına emanet en kralının bile içinde vardır bir nebze ihanet.

Konuştuğun kadar şerefli olsaydı hislerin; şerefini iki paralık etmezdi seçimlerin.

Kimileri toprak kadar kıymetli, kimileri bir ot kadar değersiz. Herkes bir şekilde yaşıyor işte. Kimileri şerefli, kimileri şerefsiz.

Bazı kadınların şövalye sandıkları adamların, aslında alüminyum folyo ile kaplanmış denyo olduklarını görmeleri baya zaman alıyor.

Laf sokma kapak olursun yalvarma köpek olursun delikanlı ol bel ki yanımda yer bulursun.

Bu laflar sana kapak olsun fena oturtum helal olsun tipin yok ki şeklin olsun hadi canım yolun acık olsun.

Kimi insan girdiğinde odayı aydınlatır, kimide çıktığında…

Umutlara kanma umutlar bir gün imkansızlaşır, hayatı toz pembe yaşıyorum sanma her renk bir gün siyahlaşır…

Ne kralına giderim ne alayına! Bir durum varsa kralı da gelir ayağıma alayıda!

Oralarda benden yok bi düşünsen anlarsın… buralarda senden çok var görsen şaşarsın….

Buğulu camlardaki sözler gibisin; yani nefesim olmadan bir hiçsin.

Bazı insanlar hep ‘kaptan’ olurlar, söz konusu ‘dümen çevirmek’ olunca.

Hesabı olanlar sanmasın kapandı defterler. Tek tek yazıyorum her birini bir kenara. iyi kötü, bir gün ödenecek bedeller…

Bana yol vermeyi düşünmeden önce… Sana verdigim yolda yürümeyi öğren…

Bu saatten sonra ben başkası için yazarım, sen kendin için okursun!

Bana kalbimdesin deme, bilirsin kalabalıkları sevmem.
Aklımdan geçtin gittin, kim bilir yine kime gidiyordun.

Şerefin kadar konuş desem, ömür boyu susacak insanlar tanıyorum.

Sevebileceğim birine benziyordun dedi. Olsun dedim, sen de insana benziyordun.

Benimle kurduğun hayalleri başkasıyla yaşayacak kadar ucuzsan, ben de seni tanımayacak kadar pahalıyım.

Kendini beğenmiş insanları severim. Hiç kimsenin beğenmediği bir şeyi beğenmek, Ayrıcalık’tır.

Kendini dünyalar kadar değerli zannedenlere kısa bir not: Dünya beş para etmiyor.

Hayatta gözyaşlarımı hakedecek bir insan görmedim. Ya benim gözyaşlarım gereksiz, Yada uğruna gözyaşı döktüğüm insanlar değersiz.

Karakterim ve tavrımı birbirine karıştırmayınız! Karakterim “kim olduğumla” ilgilidir, tavrım “sizin kim olduğunuzla.”

Siz kumarda kazanan aşkta kaybeder yalanına inanın! Unutmayın ki; Kumarda kazananlar aşkı satın alıyorlar.

Yalan zeka işidir, dürüstlük ise cesaret. Eğer zekan yetmiyorsa yalan söylemeye, cesaretini kullanıp dürüst olmayı dene.

Sizler kutu kutu pense oynarken bizler kutu kutu efes içiyorduk!

Ölüme güler gülüme ölürüm gülüm!

Bu kalp sewmekten yorulmaz!

Mühürledim seni ömrüme mühürledin sen Beni ömrüne…

Beni sevmek için kendini ayarlama yoksa sana reset atarım…

Gözler yalan söylemez! Geçen günler geriye gelmez…

Ben yazarım sen oynarsın gözüm…

Noktayı koyduğumda ne senden bir eser kalçak neden bende bir kelime kalıcak…

Gözlerinde yaş yoksa ruhun gökkuşağına sahip olamaz

Laf koyup havalı bir şekilde yürümeye başladığımda dizilerdeki gibi tema müzikleri çalsa ne hoş olurdu lan.

Şu hayatta en çok güldüğüm insan modeli kendi fotoğrafını kendisi çekerken uzaklara bakıyormuş, haberi yokmuş gibi poz verendir.

14 şubat’da sevgilimle yemeğe çıkıcaz , ordan sonra parti felan kopucaz. Şaka lan saka sevgilimiz mi varda gezicez , evde oturup çayla püsküt yicez

“en çok incittiğimiz kişilerin, aslında en sevdiklerimiz oluşu ne garip değil mi” ?.

Ağzımla kuş tutsam bile sevmeyecekmiş beni. Afedersin ama o kuşu götüne sokarım senin.

Gel dolmuşta yanımda oturan teyze gel tüm mesajları beraber yazalım tek okumakla kalma fikir falan ver yorum da yap bari gel.

Misafirlikte tıka basa yediğin halde sofradan kalkarken laf olsun diye “hani ne yedin ki” diyen, ev sahibinin önüne küsüp “ahanda bunu yedim” diyeşim var.

Ne yani. Evlendikten sonra, başkasına aşık olamaz mıyım? Oğluma mesela

Bikinili fotoğraflarını, profil resmi yapan kızlar. Tıpten kaybediyorsunuz diye, gotten kazanmaya çalışmayın.

O kadar yalnızım ki; ağzımla mesaj sesi çıkarıp, telefonuma bakıyorum…

Her yıl düzenli olarak kullandığım cümle “geçen yıl çok salakmışım”

Facebookta profesyonel makina ile fotoğraf çekilince kendini ‘popi’ zanneden yüzlerce insan olduğu için twitter’a geçtiğim doğrudur.

Kimse bir şeyleri imaa etmesin, nefretiniz varsa yüzüme söyleyin söyleyemiyorsanız beni dinleyin!

Bu dünyada öyle bir insanı sewmeliyimki ben ölünce oda yaşamasın…

bir sen vardin bundan önce içimde şimdi ben bile yokum kendi içimde…

Her insan kaldıramaz sevdamı sözlerim sana yalan sevdalı!

Gözlerin görmüyorsa bakma sevmeyi bilmiyorsan boşuna oynama…

Seni izliyorum herzaman, anladımki seni izlediğim zamanda senin gibi yalan…

Hiç bir şey sorma bana sende tiyatrocu çıktın bunu saklama…

Bakireliğini almak istiyorum’un nazikçesi olmuş seni seviyorumlar.

Sakin ol hayat , konuşarak halledelim skmene ne gerek var …

Hepimiz sorumluluk sahibi olamayacak kadar Benciliz

Kalbim sabrımı durdurur ve dilimide seytan doldurur

Yok artık sana ait bedenimde tek bir anı, sen bende koskoca bir hiç oldun kurduğun kelimeyle…

Ne 0lur artık vurma beni uzaklaş, bundan böyle benim için hüzündür aşk!

Allah im yağmur yağdır yeryüzüne pislik çok!

Sadisttir insanlar , kendilerine uygun mazoşist ararlar sonrada kullanır kullanır atarlar

Yeni bir krize giriyorum
Ellerim titriyor
Üzgün değilim ama gözlerim doluyor !

İstanbul sana susamalı
Benim sana susadığım kadar
Bu hasret istanbul’a da koymalı bana koyduğu kadar

El değmemiş intiharlarım var Benim Mecalsiz yaşamalarım

Yangınlar bile yağmadı gözlerin kadar !

Hayallerimi bırakumutlar senin olsundöneceksin sanarakyasanmaz biliyorsun!

Oyuncaklarımın hepsi kısa hafızalıbır türlü üzemiyorum onlarielinde sonunda mutlu oluyorlarbir türlü bana benzemiyorlar

Bir gün titreyerek uyanırsan bil ki resmini öptüğüm gündür. Ama bir gün sebebsiz yere gözyaşların akarsa, bil ki olduğum gündür.

Entel değilizki manitamiz olsun

Caddeli değilizki arabamız olsun

Biz karadenizliyiz bırakında farkımız olsun.

Kimsenin bilmediği inteharlarım var benim, yaşamdan kopmuşçasına kaçışlarım var insanlardan…

Eğer birisi seni aldatmışsa bu onun suçudur. Eğer o kişi seni pek çok kere aldatmışsa bu senin suçundur.

Sevgime ihanet eden sevgiliyi kurşuna dizerken titrerse elim o titreyen ellerimi kesmessem namerdim!

Gözlerine baktıkça ağlasada gözlerim ağlamak içinde olsa gözlerini özledim

Bir kar tanesi kadar beyaz ol ama ; onun kadar soğuk olma bitanem…

Ne dayılıkta gözüm var, ne de ağalıkta… Yalnız dalımı kıran olursa ağacını kökünden sökerim.

Fırtınanın şiddeti ne olursa olsun martı sevdiği denizden asla…!Vazgeçmez unutma…!

Alemin derdi ben olmuşum demekki zamanında çok koymuşum

Elalem cüzdanını koyar ben yüreğimi koydum

Ben bu alemde kralda kuralda tanımam

Konuşacaksan öyle Bir konuşki inanayim ağlatacaksan öyle Bir ağlattı susmayayım gideceksen öyle 0Bir gitki ölümü unutayım ama seveceksen öyle Bir şevki konuşsanda gitsende ağlatsanda seni yüreğimde yaşatayım

Kimse wazgeçilmez değildir.kır kalbimi gönlün olsun.al herşeyi gözün doysun.şimdi başka manitalarlayım al buda sana kapak olsun…!

Ne kadar güzelsiniz
– biliyorum… Onun için bu yaşta evliyim
– pardon yenge

Mekan haydarpaşa
-pardon saati sorablir miyim?
-şurda kocaman yazıyor göremiyor musun?

Adam kızın oturduğu masaya yaklaşır yanındaki boş sandalyeyi tutar ve dil sürçmek suretiyle
-boş musunuz
-hayır arkayı besledik gör muyon mu
-ben sandalye için sormuştum
-ben sizi yanlız bırakayım o zaman

Tanışmak isteyen erkek kızın masasında bir şey arar gibi yapar. Kültablasını kaldırır altına bakar vs. Aranır da aranır.
Sonunda kız dayanamaz ve sorar
– Ne arıyorsunuz siz?
– Sizinle tanışmak için güzel bir bahane arıyordum, ama bulamadım
– Bunun üzerine benim “aaaaayy çok tatlısınnn” mi demem gerekiyo
– eeööö e tabi olabilir
– Defol!

-Daha önce tanışmış mıydık yavrum
-Sanmam hayvanat bahçesine gitmeyi sevmem
-honk

– Pardon tanışabilir miyiz?
– Sebep?
– eeöö
– eee
– Güzelsiniz desem
– Bu benim sorunum desem?
– pardon abla

– Tanrım… Sizi daha önce tanımalıydım
– ben o kadar vakit kaybını göze alamazdım
– nasıl
– Naş diyorum kısa ve öz

– Yalnızmıyız?
– Sorduğun soruyla çelişme
– Nasıl?
– Hem çoğul hem yalnız olamayız dimi ama
– Ohmm pardon
– Ne o bayım… Zeki mi geldim?

– ilk görüşte aşka inanır mısınız
– ….
– İnanmıyosanız çıkıp bi daha gelicem de
– Ayy yesinler sempatik şey
– Ehehe
– Dövecem ama bak

Kız köpek gezdirmektedir;
– Ehhehe ne sevimli şey… lsırır mı
– Parçalar bile

– Ne güzel gözleriniz var
– Lens onlar
– Eooe olsun yine de güzel
– Ha sonuna kadar zorlucam şansımı diyosun.

– Sizi birine benzetiyor gibiyim?
– Siyah kuşak var bende…. Asıl ben seni benzetebilirim

– Pardon bayan bir şey sorabilir miyim ?
– Tabii…
– Bu ne güzellik ?
– Hangisi

-Pardon saatiniz var mı acaba?
–Yok maalesef…
-Bende var…
-İyi güle güle kullan

Bana ‘Kötü Kalplisin’ demiştin. Haklıydın. Çünkü orada sen vardın!

-Merhaba, saat var mı?
-Ne?
-Saat diyorum.
-eee
-Kaç olmuş acaba.
-Ne oldu randevun mu var.
-Yoo.
-O halde niye soruyorsun
-Merak ettim de
-Bi git be!

– Pardon isminizi öğrenebilir miyim
– Naapcan
– Kalbime kazıycam, kimse unutturamasın diye
– Ha çok romantiğim diyosun
– evet…
– Peki embesilliğini gizleyebilecek bi özelliğin var mı?

– Sigaran ve sen ölesine birbirine benzionuz ki… Ama onu ben yaktım, beni de sen
– AllaAlla enteresan… Bence de sen ve sigaram benziyosunuz… İkinizi de ayağımın altında ezebilirim
– Upss

– Bayaann gülüşünüz ne kadar tatlı. Babanız şekerci mi?
– Hayır semerci senin gibi eşeklere semer dikiyoo…

Sokrates bir gün yürürken , tek kişinin geçebileceği kadar mesafe olan bir mevkide dönemin soylularından biriyle karşı karşıya gelir ve ikisi de durur…kısa bir süre
Bakıştıktan sonra :
Soylu: ” ben senin gibi pis bir zavallıya yol vermem!”
Sokrates: “ben veririm…”

Bir toplantıda bir genç Mehmet Akif’i küçük düşürmek için sorar;
-affedersiniz, siz veteriner misiniz?
Mehmet Akif’in cevabı;
-Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu

Tarih hocası sınıfta çok ses olmasına sinirlenir ve bizim sıramıza doğru azarlamak için gelir.
Tarih hocası: Allah akıl dağıtırken siz nerdeydiniz?
Arkadaş: Sizin yanınızdaydık hocam
Hoca:hmghmmm

Matematik hocamız orta okul zamanlarında bize haykırdı :
– Ulan Fatih Sultan Mehmet sizin yaşınızda istanbul’u Fethetti siz şu basit problemi yapamıyorsunuz !
Öğrencilerden biri : ama hocam fatih’in hocası akşemsettin di

Tembel oğluna “Atatürk senin yaşındayken okul birincisiydi” der
Oğlu da “Senin yaşındayken de cumhurbaşkanıydı ama” der…

Dünya nüfusu arttıkça, insan sayısı azalıyor.

Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü galileo’ye hasımlarından biri:
– “Efendim”, demiş. “kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?”
Galileo:
– “Soğru”, demiş. “benim kulaklarım bir insan için biraz büyük ama, seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?”

Muhabir: Müslüm bey, hakan taşıyan için arabeskin yeni peygamberi diyorlar. Ne diyorsunuz?
Müslüm gürses: ben öyle bir peygamber gönderdiğimi hatırlamıyorum.

Yavuz Sultan Selim seferleri gizli tutarmış… Vezirin teki de inatla soruyomuş nereye sefere gidiyosunuz diye…
Yavuz – Sen sır tutmasını bilir misin?
Vezir – Evet hünkarım, bilirim
Yavuz – ben de.
Yeni kapak sözler | En kapak sözler